Puslu ve serin bir geceydi. Hafiften
yağmur ıslatıyordu yerleri ve gece şehir bomboşken yürümeyi severdi genç adam. Uzun
süredir amaçsızca yürüdüğünü fark etti. Etrafa şöyle bir baktı, evden epey
uzaklaşmış, saatte epey geç olmuştu. Kafasında dolaşan düşünceler onun zamanla
ve mekanla olan algısını bir süre de olsa yitirmesine sebep olmuştu. Geri
döndü, eve doğru yürümeye başladı. Kafasında hala aynı düşüncelerle yavaş yavaş
yürümeye başladı. Yüzüne çarpan serin rüzgar onun biraz üşümesine sebep olsa da
genç adam buna aldırış etmeden aynı ağır tempoda yürüyüşünü sürdürüyordu. Oysa tüm nedenleri biliyordu, tüm sonuçları
hatta tüm cevapları da. Peki, neden yolunda gitmiyordu hiçbir şey? Belki de
genç adamın bilmediği tek cevap buydu. Genç adam, tüm bu düşüncelerin kafasında
yoğun bir ağırlık oluşturduğu sırada, az ilerde iki binanın arasında kalan bir
kuytuda iki adamın oturduğunu gördü. Gecenin bu saatinde tek başına dolaşmak
böyle büyük ve tekinsiz bir şehirde bir erkek için bile tedirginlik yaratacak
bir eylemdi bazen. Genç adam, yaklaştıkça daha da görünür hale gelen bu yaşlı
ve salaş görünüme sahip adamların yanından geçerken, adamlardan biri ona
seslendi: “Ateşin var mı bilader? Genç adam biraz tedirgin olsa da cebinden çakmağını
çıkarıp adama uzattı. Genç adamın uzattığı çakmağı alıp sigarasını yaktıktan
sonra sigaradan derin bir nefes çeken adam, gence çakmağı uzatırken “bu saatte
burada ne işin var bilader” dedi. Genç adam tedirgin bir sesle: “hava almak
için çıkmıştım, buraya kadar nasıl geldiğimi fark etmeden yürümüşüm” diye
yanıtladı. Yaşlı adam elindeki sigara paketinden bir sigara çıkarıp gence
uzattı. Böyle tiplerin ikramlarının geri çevrilmemesi gerektiğini aklından
geçiren genç adam tüm çekingenliğiyle sigarayı aldı. Yaşlı adam ona rahat
olmasını öğütlerken peşinden “asıl kaybeden sizsiniz; yalnızsınız,
güvensizsiniz, tüm bu zenginliklerin içinde rahatsız ve mutsuz olan
sizlersiniz” dedi. Genç adam, sigara için teşekkür edip hızlı adımlarla
adamların yanından uzaklaştı. Eve giden yol boyunca adamın dedikleri içini
kemirdi. Genç adam, eve vardığında her zaman oturduğu koltuğa oturarak bir
sigara daha yaktı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder