27 Nisan 2013 Cumartesi


Puslu ve serin bir geceydi. Hafiften yağmur ıslatıyordu yerleri ve gece şehir bomboşken yürümeyi severdi genç adam. Uzun süredir amaçsızca yürüdüğünü fark etti. Etrafa şöyle bir baktı, evden epey uzaklaşmış, saatte epey geç olmuştu. Kafasında dolaşan düşünceler onun zamanla ve mekanla olan algısını bir süre de olsa yitirmesine sebep olmuştu. Geri döndü, eve doğru yürümeye başladı. Kafasında hala aynı düşüncelerle yavaş yavaş yürümeye başladı. Yüzüne çarpan serin rüzgar onun biraz üşümesine sebep olsa da genç adam buna aldırış etmeden aynı ağır tempoda yürüyüşünü sürdürüyordu.  Oysa tüm nedenleri biliyordu, tüm sonuçları hatta tüm cevapları da. Peki, neden yolunda gitmiyordu hiçbir şey? Belki de genç adamın bilmediği tek cevap buydu. Genç adam, tüm bu düşüncelerin kafasında yoğun bir ağırlık oluşturduğu sırada, az ilerde iki binanın arasında kalan bir kuytuda iki adamın oturduğunu gördü. Gecenin bu saatinde tek başına dolaşmak böyle büyük ve tekinsiz bir şehirde bir erkek için bile tedirginlik yaratacak bir eylemdi bazen. Genç adam, yaklaştıkça daha da görünür hale gelen bu yaşlı ve salaş görünüme sahip adamların yanından geçerken, adamlardan biri ona seslendi: “Ateşin var mı bilader? Genç adam biraz tedirgin olsa da cebinden çakmağını çıkarıp adama uzattı. Genç adamın uzattığı çakmağı alıp sigarasını yaktıktan sonra sigaradan derin bir nefes çeken adam, gence çakmağı uzatırken “bu saatte burada ne işin var bilader” dedi. Genç adam tedirgin bir sesle: “hava almak için çıkmıştım, buraya kadar nasıl geldiğimi fark etmeden yürümüşüm” diye yanıtladı. Yaşlı adam elindeki sigara paketinden bir sigara çıkarıp gence uzattı. Böyle tiplerin ikramlarının geri çevrilmemesi gerektiğini aklından geçiren genç adam tüm çekingenliğiyle sigarayı aldı. Yaşlı adam ona rahat olmasını öğütlerken peşinden “asıl kaybeden sizsiniz; yalnızsınız, güvensizsiniz, tüm bu zenginliklerin içinde rahatsız ve mutsuz olan sizlersiniz” dedi. Genç adam, sigara için teşekkür edip hızlı adımlarla adamların yanından uzaklaştı. Eve giden yol boyunca adamın dedikleri içini kemirdi. Genç adam, eve vardığında her zaman oturduğu koltuğa oturarak bir sigara daha yaktı.  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder